"Bir acı kahvenin kırk yıl hatırı varsa Senin kahve gözlerinin bin yıl hatırı var vefasızım"
Yolumuz buraya kadarmış be kahve gözlüm Artık Tersine akan bir nehir gibi Yıkılmış bir şehir gibi Suya yazılmış bir şiir gibi Adımı unut Yalnızlığın boşluğunda Gecelerin loşluğunda Sensizliğin sonrasında Bil ki Beş para etmiyor umut Etmiyor be kahve gözlüm
Yalan yanlış Kırık dökük yaşadık biz bu aşkı Erken emekli olduk biz bu sevdadan Biliyorsun Hep direkten döndü umutlarımız Hep kendi kalemize attık gollerimizi Ne acemi bahçıvanmışız meğer ikimiz Açmadan soldurduk güllerimizi Açmadan soldurduk be kahve gözlüm
Şimdi yüreğim mutsuzluğun hedef tahtası Bir değirmen taşı gibi ezip geçtin yarınlarımı Sokaklara sığmıyor bu dev yalnızlığım Bu cumartesiler Bir gün beni öldürecek biliyorum Çığlık çığlığa şiirlerim yine de seni istiyor bana inat Ama son kurşun yemiş bu sevdaya Yetmiyor şımarık pişmanlıklar Yetmiyor be kahve gözlüm
Bir isyan faslıdır şimdi bu suskunluğum Hovardaca harcanan mevsimlere Bu kaçışlara bu gelgitlere Ömrümüze kesilmiş biletlere İsyanımdır bu acı acı gülüşüm Oysa Kaç kez sildim seni haritamdan Kaç kez mil çektim o kahve gözlere Gel gör ki Kendime bile geçmiyor artık sözüm İşte bir kürek mahkumu İşte bir yürek mahkumu Kapında yine Bitmedi bu kara sevda Bitmiyor be kahve gözlüm
**_SeNSiZiM-YaR_** "
Konu: Geri: Kahve Gözlüm Cuma Şub. 12, 2010 10:43 am