Konu: Siyah Yaşam Beyaz Ölüm Ptsi Şub. 08, 2010 10:06 am
Bu sabah yine içimde bir kıpırtıyla uyandım.. Onu görecektim.. Çok güzel olmalıydım.. Gözünü benden alamayacaktı.. Hazırlanıyordum.. Hangi renk elbiseyi seçmeliydim? Kırmızı? Yeşil? Yoksa beyaz mı ya da siyah? Bana bunlardan sadece birisi yakışıyor olmalıydı.. Oysa onun gibi olmayı çok isterdim.. O ne giyerse yakışıyordu.. İçimdeki yaşama sevincimi ve mutluluğumu yansıtmak için beyazı seçtim. Aynanın karşısına geçtim. Galiba bedenim bu güne kadar ilk kez böylesine güzel görünmüştü gözüme" Mutluydum.. En sevdiğim parfümü aldım elime.. Tedirgindim.. Ben beğeniyordum ama ya o beğenmezse? Bencil hissettim kendimi bir an" Güldüm kendi kendime.. Bu kız beni paranoyak etmiş olabilirdi"Umurumda mıydı sanki..? Varlığımın bile değerini onun yanında alıyorken.. Anlaştığımız saat yaklaşıyordu ve çıkmalıydım artık! O beni değil, ben onu beklemeliydim" Ayakkabıları giydiğim anı bile hatırlayamıyorum, dışarıda buldum kendimi.. Aklımda sadece onunla geçireceğim zaman, gözerimde ise sadece o vardı" Ne garip!! Onca kalabalığın içinde ilk defa kendimi bu kadar yalnız hissetmiştim.. Önemi yoktu beklide.. Ben, onun benim yanımda olmadığı her anı yalnız ve boş geçirdiğimi düşünüyordum"Sahile varmıştım ve her zaman ki yerde oturmuş onu bekliyordum ki uzakta bir şey belirdi.. Evet oydu.. "Sevgilim!!"
Siyah giymişti.. Ama neden..? "Bu gereksiz düşüncelere neden dalıyordum..?" Hem o geliyordu.. Üstündeki parayla alınmış bez parçasının ne önemi vardı?Gittikçe yaklaşıyordu.. Gözlerine bakıp dalmayı, sonsuza yolculuğa çıkmayı çok özlemiştim.. Sabırsızdım.. Kalkıp koşup onu kucaklamalı mıydım? Dünya kimin umurunda ki artık yalnız değildim.. Kalktım.. Ona doğru koşmaya başladım.. Ama bir sorun var gibiydi.. O koşmuyordu hatta yürümüyordu sanki.. Geri adım atacak gibi bir izlenim verdi bana.. Durmamalıydım!.. Bildiğim tek şey, tek şey buydu!.. Yanına vardım.. Kollarımı açtım ve gözlerine baktım.. O da baktı.. Gözleri donuktu.. Belki de böyle oldukları için seviyordum onları.. Boynuma sarıldı.. bende sımsıkı sardım.. Zamanı durdurmak isterdim.. Öylece kalmak.. İçimde o kadar karmaşık duygular var dı ki gözlerimden gelen yaşın ne yaşı olduğunu anlayamadım.. Sevinç miydi, yoksa hüzün müydü ? Yanaklarımdan süzülen yaş, onun siyah giysisine damlıyordu. Siyah giysi sanki onu sevmemi istemiyordu.. Kıskanıyordu belki de (?) gözyaşlarımı saklıyordu.. Ona sarılıyordum ama sımsıkı sarılamıyordum. O giysimi engelliyordu ? Hemen ellerini tuttum.. O benimdi.. Bu sadece giysiye değil, tüm dünyaya idi. Duysun herkes istedim.. Seviyordum onu siyah saçlarını koklayıp, okşamayı.. Bir an gözlerini denize doğru çevirdi.. Oraya gidelim dedi.. Bir şey söylemedim.. Ben o denizi onun gözlerinde yaşıyordum zaten ama o istiyordu" Yürümeye başladık.. Elleri soğuktu.. Benimkiler sıcaktı.. Kalbim o kadar hızlı çarpıyorduk.. Vücut ısım artmış olmalıydı.. Ya onların ki atmıyor muydu !!?? Yoksa onu soğutan şey o siyah giysi miydi??.. Kendi kendime konuşuyordum sadece.. O hep susuyordu.. Hava rüzgarlıydı ben üşümüyordum ama o soğuktu.. O'nu ısıtmalıydım.. Kasvetli bir gündü.. Dalgalar kıyıya çarpıyordu.. Keşke benim giysim gibi bembeyaz bulutlar olsaydı ama yine siyah giysi kazanmıştı.. Ve bir süre dalgaların kıyıya hırçın hırçın vuruşunu izledik.. Bana “beni seviyor musun ? “ diye sordu" Bir anda önüme döndüm.. Bu hareketimden sevmediğimi çıkartacaktı belki de.. Ama ne yapabilirdim ona o kadar büyük sevim var dı ki istesem de anlatamazdım.. Neyle anlatabilirdim ki ??!!.. Bir gemi, büyük bir uçak ya da koca bir şehir mi, yoksa dünyalar kadar mı?? Hayır!! Tak bildiğim şey bunlar çok küçük kalıyordu.. Sonra gözlerine baktım.. Ellerini biraz daha sıkı tuttum.. Sadece “seni seviyorum” dedim.. Bu yeterli miydi? Bilmiyorum ama anlatamaya çalışsaydım asla susmayacaktım.. Hep o göremediğim sonsuzu arayacaktım..Bana gülümsedi.. O an rahatladığımı hissettim.. Göğsüme başını koydu, kollarımla sardım onu.. Beraber ufuğa doğru baktık.. Orada olmak istiyordum.. Biliyordum o da çok istiyordu.. Çok mutluydum.. Hiç geçmemeliydi zaman, hep onu hissetmeliydim.. Yalnız kalmak istemiyordum..Kim isterdi ki? Ona cebimden beyaz renkli oyuncak bir kalp çıkartıp verdim.. üstünde baş harflerimiz yazılıydı.. "Neden beyaz?" dedi.. Gerçeği söyleyemedim.. Sadece bu kalmıştı dedim.. Yalan söylemiştim.. Kendimi nedensiz ama mecbur hissettiğim için bu yalanı söylemiş olmalıydım..Verdiğim beyaz kalbi, kalbinin üstüne koydu ve elleriyle bastırıyordu.. Ben de ellerimi ellerinin üstüne koydum.. Sanki biraz ısınmıştı elleri.. Bana gözlerini kapat dedi.. Bir an bile olsa gözlerini göremeyecektim.. Hüzünle karışık duygular içinde kapattım gözlerimi.. Bi kaç saniye bekledim ve sonra"Nefesini hissettim..( Bunu bi cümleyle yazacağım ama o anki duygularımı ifade edemeyeceğimdendir. ) Dudağımdan öptü.. Aman Tanrım kalbim yerinden fırlayacak gibiydi. Gözlerimi açtığımda ayağa kalkmıştı.. Ona ne oluyor dercesine baktım.. Gitmem gerek dedi.. İçimden ağlamak geldi.. Ama gözyaşlarım tekrar bu dünyaya gelmek istemiyorlardı.. En son onun üzerine damlamışken, neden boşluğa düşmek istesin ki??
Arkasını döndü ve gitti.. Kal diyemedim.. Hızlıca uzaklaştı.. Gözden kayboluncaya kadar onu izledim.. Aklımda sadece o ve yaşadığımız şeyler vardı.. Kısaydı belki ama bana bir ömür yetebilir diye düşünüyordum.. Sonra gözlerini unutmamak için denize doğru döndüm.. Ne zaman geçmişti farkında değildim ama uzun bir süredir ufuk çizgisine baktığımın farkına vardım.. Artık gitmeliydim"Ve kalktım.. Deniz kal dercesine daha da hırçınlaştı.. Kıyıya daha hızlı ve daha çok geliyordu.. Onu dinlemedim.. Şehre yöneldim.. O hissetmediğim kalabalığın içine.. Caddeyi geçtim.. Nereye gidiyordum ben?? Birden bir adamın cüzdanını düşürdüğünü gördüm ve koştum.. Cüzdanı yerden aldım.. Adama yetişebilmek için tekrar koştum.. Adam bir cafeye girdi.. Tabii ben de peşinden.. Cüzdanı verdim.. Teşekkür etti.. Bana teşekkür hediyesi olarak yemek teklif etti ama kabul etmedim.. Tam çıkıyordum ki.. Bir anda durdum.. Sevgilimi gördüm.. Caddede yürüyordu.. Yalnız o da ne!?? Benim sevgilimin ellerini birisi tutuyordu ve o kişi ben değildim.. Onunla gülen ben değildim.. Gerçeği anlamam zor olmadı.. Bunu siyah giysi mi yapmıştı bilmiyorum ama amacına ulaşmıştı.. Tekrar koştum.. Ama bu sefer ne cüzdanını düşürmüş bir adamın peşinden, ne de aldatan bir sevgilinin peşinden..! Neyin peşinden koştuğumu bir tek ben biliyordum.. Kim bilir aklımda ne fırtınalar kopuyordu kim bilebilir ki??.. Boş bir binaya girdim koşarak.. Kaç kat çıkmıştım, kaç basamak atlamıştım hiçbir şeyi bilmiyordum bildiğim tek şey vardı.. Ben aldatılmıştım ve siyah kazanmıştı.. Yukarıya vardığım da gökyüzü daha bir karanlık geldi.. Her şey zifiriydi.. Ama artık yukarıdaydım..Aşağıya baktım.. Aynı sahne.. O çok sevdiğim kız, siyah elbisesi ve elinde beni aldattığı kişi" Yapacak bir şey kalmamıştı.. O siyahı ona nasıl anlatabilirdim ki?? Gözlerimi kapattım.. Bu kez dudağımdan öpmeyecekti.. O aşağıdaydı bense yukarıda.. Beni neden aldatmıştı? Kim bilebilir ki ondan başka? Beyaz olduğum için mi yoksa aşağıdan geldiğim için mi??.. Eğer öyleyse bu kez yukarıdan geliyordum.. Belki de bu kez gerçekten sevecekti beni.. Ben göremeyecektim ama belki de bu kez siyah kaybedecekti...
"Ve kendimi boşluğa bıraktım.. Ama mutluydum.. Onu ne kadar sevdiğimi o göremese de ben görecektim.. Çünkü o hiç ulaşamadığım, anlatmaya başlamaya korktuğum sonsuza gidiyordum.. En önemlisi belki de o da beni sevecekti ve siyah kaybedecekti.. Gerçekten beyaz mı kazanabilir miydi? Bu kadar soru varken sonsuza gidiyordum.. Gözlerimi açtığımda her yer beyazdı.. Mutsuz olamazdım.. Çünkü; SİYAH YAŞASAM DA BEYAZ ÖLÜYORDUM..!!
Misafir Misafir
Konu: Geri: Siyah Yaşam Beyaz Ölüm Ptsi Nis. 05, 2010 8:51 pm
Tşkler Paylaşımın İçin
**_SeNSiZiM-YaR_** "
Konu: Geri: Siyah Yaşam Beyaz Ölüm Salı Nis. 06, 2010 10:18 am